31 Ekim 2012 Çarşamba

Nefis Haşhaşlı Tatlı Tarifi


                                                Nefis Haşhaşlı Tatlı Tarifi







Yemek Tarifinin Malzemeleri
Keki için:

3 adet yumurta
1 su bardağı şeker
1 su bardağı sıvı yağ
1 su bardağı süt
1 su bardağı irmik
1 su bardağı haşhaş
1.5 su bardağı un 
2 peket kabartma tozu
Şerbeti için:
1 su bardağı şeker
1 su bardağı su

Üzeri için:
2 paket krem şanti
2 su bardağı  süt


Yemek Tarifinin Hazırlanışı

Yumurta ile şekeri çırpın.
Diğer tüm kek malezemelerini  de ekleyip, kek hamuru kıvamına getirin.
Bor camı yağlayıp keki dökün.
185 derecede , 30 dakika pişirin.
Kek ve şerbet ılıkken şerbet dökün.
 Soğuyunca krem şanti ile süsleyin.

AFİYETLER SİZİN OLSUN...

22 Ekim 2012 Pazartesi

ERKEN BAYRAM KUTLAMASI :))


Herkese Selamlar Saygılar;
herkes nasıl bakalım. Bayrama 2 gün kaldı. Hazırlıklar tamamlandı mı?
Mesela kurban kesecekler kurbanlarını aldı mı?
Tatlılar yapıldı mı, yoksa kolaya kaçıp pastahanelere siparişler verildi mi?
Bayram temizliği yapıldı mı?
Evdeki eksikler örneğin kolonya, şeker, çikolata, kahve, lokum, çerezler,hediyeler, harçlıklar hazırlandı mı?
ve de
bayramlıklar alındı mı?

Bize diyorsun da sen ne yaptın diye sorarsanız kurbanımızı ayarladık çok şükür. Bayramın 3.günü  Eskişehir de babamın evinde keseceğiz inşallah. 3. günü çünkü Eskişehir e 3. günü sabah gideceğiz.
Tatlı açısından benim içim rahat çünkü annem ben ev baklavası çok severim diye geçen haftadan hazırladı bile.
Bayramda evde olmayacağımı bilmeme rağmen dün usuldendir deyip bayram temizliğimi de yaptım.
Şekerler alındı ve eşim tarafından yarıya bile indirildi. Hediyeler alındı.
Bayramlıklara gelince de asıl postumuzun konusu da buydu  :))

Bu blogumun ilk bayramı ve çok heyecanlı geldi bu bayram bana. Sanki çocukluğumdaki gibi bir heyecan var içimde. Bunun birkaç sebebi var galiba. Bunlar bayramların olmazsa olmazı olmalı bence.
Bayramda şehir dışına çıkıp anne, baba ya da diğer akrabalarımı ziyaret etmek bana çok büyük bir mutluluk veriyor. Gitmemek için insanların aslında çok sebebi var aslında. İzin yok, para yok,çok trafik var gibi. Hepsi haklı sebepler ama en azından 2 bayramdan birini memlekette geçirmeli bence insan. Biz de geçen bayram benim nöbetim olduğu için gidemedik. o nedenle ben bu bayrama çok iyi bir program hazırladım. Biletleri ayarladım, bayramlıkları hazırladım...Bayramı  bayram tadında yaşamak için elimden geleni yaptım anlayacağınız. 
Yarın akşam İzmir e gitmek için İstanbul dan feribotla(İzmir e gitmek için yeni bir uygulama,ilk defa bineceğim) yola çıkacağız ve arife sabah İzmir de olacağız.
Bayramın ikinci günü Eskişehir e gitmek için gece 12 de otobüse bineceğiz ve sabah Eskişehir de olacağız.
Bayramın 5. günü de İstanbul a tekrar döneceğiz.
Tüm biletleri gece ye ayarladım ki gündüzleri de planladığım şeyleri gerçekleştirebilelim.

Bayram uzun olduğu için kendime üç tane kombin belirledim.Aldım demiyorum çünkü fotoğraftaki giysilerin hepsini bayram alışverişim  sırasında almadım. Her kombinden sadece 1 ya da 2 parçayı yeni aldım, diğerlerini onun çevresinde evdekilerden ayarladım.




İlk kombinimi daha çok yolculuklar sırasında giymek için planladım. Çünkü bunlarla hem bayram şıklığında  hem de rahat olabilirim..



İkinci kombinimi daha çok evde ve misafir ağırlarken giymeyi planlıyorum. Fotoğraftaki kırmızı bluz çok salaş, çok rahat ama dökümlü durduğu için de bir o kadar da şık duruyor. Bayramdan sonra üzerimdeki halini de çekineceğim fotolarda görebilirsiniz.



Üçüncü kombinimi de gezmelere giderken ve  bayramlaşma merasimlerin de giymeyi düşünüyorum.

Elbiseleri nereden aldığımı yazmadım ama soranlar olursa tek tek söyleyebilirim.

İnşallah yolculuklarımız da  bayramımız da güzel geçer...

Herkesin bayramı da sevdikleriyle,mutlu, huzurlu, barış dolu, bol gülücüklü geçer... Allah a emanet olun..

HAYIRLI BAYRAMLAR...

20 Ekim 2012 Cumartesi

RAFKOLİK BİR İNSANIM BEN :)


Merhaba dostlar,
bu aralar bütün postlar yemek tarifleriyle ilgiliydi Rastlantısal olarak tabii. Fazla yemek yapmışım bu aralar demek ki. Yemeğe biraz ara verelim ve biraz da dekorasyona göz atalım. 
Birden bire fark ettim ki evde, her odada bir raf var muhakkak. Malumunuz küçük evde raflar çok işe yarıyor. Dolap koysak eve yer kaplar , evi iyice daraltır. Raflarsa yerden tasarruf etmemi  ve çok sevdiğim objelerimi sergilememi sağlıyor.



Yukarıdaki fotoğraftaki raflar tv ünitesinin bir parçası ve İkea dan alındı
. Zaten evdeki tüm raflar ikea dan.. :)
Objelerin de tamamına yakını Mudo dan...
Mudo yu seviyorum çünkü oradaki objeler çok orijinal ve seri üretim olmadığı için bitince yenisini getirmiyorlar.Bu yüzden aynı şeyleri herkeste görmüyorum :))

Ayrıca fotoğraftaki taşları ise kesinlikle başkasının evinde göremezsiniz. Çünkü onları eşim, yazın Karadeniz turumuz sırasında Çoruh Nehri'nden buldu. Gerçekten de çok orijinal değiller mi ? 



Salonuma kitaplık amaçlı yaptığım raflar... 
Geyşa lar Songül, Emel ve Başak ın hediyesi...
Yapay çiçekler Gülay Abla nın hediyesi.. Yanındaki çerçeveyi de
çiçeklerimi tamamlayacağını düşündüm, English Home de gördüm ve aldım...




Koridorumuza eşimle yaptığımız, fortmanto amaçlı yaptığımız askılık..



Yatak odası küçük olduğu için tuvalet aynası sığmadı. Ama ona da çözüm ben de var.  Ayna ve raflar ikea dan. Bu raflar ikea da aslında fotoğraf rafı diye satılıyor. Ama ben onlara kremleri, parfümleri koydum daha kullanışlı oldu. Ortalık toplandı...



          Mutfaktaki kavanozları da ancak raflar toplar diye düşündüm ve oraya rafı hemen kondurdum.



Askılı raf tepe home dan...


         Banyoya da raf koymasak olmazdı dimi... Malumunuz raf kolik bir insanım :))




      O raflar duvarlara öyle cuk diye oturmuyor tabii ki. Her raf takışımızda evin hali önce bu halde oluyor.                            Eşimin elinde matkap, benim elimde süpürge... o Duvar senin , bu duvar benim delinmedik duvar bırakmadık evde... he- he :))))

16 Ekim 2012 Salı

YALANCI İŞKEMBE ÇORBASI


Selam herkeseee..
Dün akşam denendi, bugün sizin de denemesi için blogda yeni bir tarif vaaaaaar.
 Evde işkembe çorbası seven ve  yemek isteyenler varsa, siz de asla işkembe yapmam diyorsanız, işte şimdi onlara bir jest yapmanın zamanı geldi de geçiyor bile.
Bu tarifle onlar işkembe çorbalarına kavuşacak,siz de artık rahat bir nefes alacaksınız.
 Hemen tarife geçelim...

malzemeler:

yarım tavuk göğsü
2 çorba kaşığı sıvı yağ
1 çorba kaşığı tere yağ
2 çorba kaşığı un
defne yaprağı
1 tatlı kaşığı tuz
1 çay kaşığı karabiber
6 su bardağı su

Terbiyesi için:

1 çay bardağı yoğurt
3 diş sarımsak
1 çorba kaşığı sirke
1 su bardağı su




Hazırlanışı:

Tavuu 4 bardak su ile haşlayın.  Haşlarken içine defne yaprağı, karabiber ve tuz koyun. Bu tavuğun ağır kokusunu alacaktır.
Haşlanan tavuk göğsünü çok küçük parçalara ayırın.Tavuk suyunu ayırın.
Tencereye yağlarınızı alın. Unu ekleyip, kavurun.
2 bardak soğuk su, ayırdığınız tavuk suyunu ve tavuk parçacıklarını ekleyin.
Çorbamzı kaynamaya bırakalım ve bu arada terbiyesini hazırlayalım.

Bir kaba yoğurt alıp 1 su bardağı soğuk suyla ezin.
 İçine sarmsakları rendeleyin.
Sirkeyi ekleyip karıştırın.
Bu terbiyeyi yavaş yavaş ve karıştırarak çorbaya ekleyin.
Çorba kaynayana kadar karıştırın.Tuzunu ayarlayın.
Kaynadıktan sonra ocağın altını kısarak 10 dk.daha kaynadıktan sonra çorbanız hazırrr... 

 Afiyet Olsun, sağlıcakla yiyin...  :)))

15 Ekim 2012 Pazartesi

3-2-1 POHAÇASI ... BU TARİF AKILLARDAN ÇIKMAYACAK


Evet arkadaşlar bugün karşınıza akıllardan hiç çıkmayacak,nefis bir tarifle geldim.. yanlış duymadınız 3-2-1 pohaçası.. hemen tarife geçelim..

MALZEMELER:

3 paket kabartma tozu
2 su bardak yoğurt
1 su bardak sıvı yağ
1 su bardağı galeta unu 
1 tatlı kaşığı tuz
2 tatlı kaşığı çörek otu
alabildiği kadar un
(illa ölçü isteyenlere 3,5- 4  bardak unu alabiliyor bu pohaça diyebilirim)

içine:

beyaz peynir, dil peyniri, patates, kıyma dan istediğiniz birisini maydanoz ile karıştırın.



 HAZIRLANIŞI:

Yoğurt ve sıvı yağı karıştırın.
Kabartma tozunu ve unu eleyerek karışıma ekleyin. (elemek pütürlü kalmasını ve daha iyi kabarmasını sağlayacaktır. Keklerinize de unu ve kabartma tozunu mutlaka eleyerek koyun).
Tuzunu ekleyin.
Unu az geldiyse artırın, yumuşak bir hamur elde edin.
Yoğurduğunuz hamur dinlenirken siz içini hazırlayın.

Daha sonra hamurdan yumurta büyüklüğünde parçalar koparın. Elinizle açın. 
içine hazırladığınız içten koyun. Büzerek kapatın.
Avcunuzda yuvarlayın.
Galeta unu ve çörek otuna bulayın.
 Yağlı fırın tepsisine  büzük kısımları alta gelecek şekilde dizin.



200 derecede, pohaçalar kızarana kadar pişirin.




Afiyet olsun...



14 Ekim 2012 Pazar

DAVET VAARRRR...

Bugün üniversiteden arkadaşlarımla bizim evde toplandık. Mezun olalı dört yıl oldu. Arkadaşlarımla ara ara dışarıda görüşüyorduk zaten ama artık düzenli olarak ev gezmelerine gidip daha sık görüşme kararı aldık.
ve bakın ortaya neler çıktı... 


Size davet menümü söyleyeyim:

Mantarlı karnıyarık börek
Mercimek köftesi
Havuçlu kereviz salatası
Damla çikolatalı kek
Kadayıflı fındıklı muhallebi















                                       Size mantarlı karnıyarık böreğimin tarifini vereyim  ...
Bu  böreğin özelliği akşamdan yapıp, üzerine 1şişe maden suyu dökerek buzdolabında bekletmemizdir.
Bu şekilde börekler çıtır çıtır olacaktır. Kahvaltıya da bu böreği yaparak misafirlerinize bir jest yapabilirsiniz. Herkes '' voooovvv sabah sabah kalkıp bir de börek mi yaptın'' ve yedikten sonra da ''süper olmuş'' diyecektir.




 Malzemeler:

6 adet yufka
yarım kilo mantar
2 adet domates
1 adet orta boy kuru soğan
yarım margarin ya da tereyağ
2 bardak su
1 tatlı kaşığı şeker

üzerine sürmek için:
2 adet yumurta sarısı
1 tatlı kaşığı susam
1 tatlı kaşığı çörek otu
1 şişe maden suyu

Hazırlanışı:

Soğanları küp küp doğrayıp az sıvı yağda kavurun.Üzerine küp küp doğradığınız mantarlayı ekleyin.
Mantarlar suyunu bırakıp tekrar çekince, üzerine yine küp küp doğranmış domatesleri ekleyip kavurun. Tuz, karabiber ekleyip soğumaya bırakın.

Bir tavada yarım margarin ya da yarım tereyağını eritin ve 1 tatlı kaşığı toz şeker ekleyin. Soğuyunca 2 bardak su ekleyin. Bu sosu yufkaları ıslatmak için kullanacağız.

Bir tane yufkayı serin. Hazırladığımız sosu yufkaya sürün. Üzerine ikinci yufkayı serin. Ona da sosdan sürün. Yufkaları sigara böreği saracak gibi önce artı şeklinde dörde, sonra her bir parçayı ikiye bölüyoruz. Toplamda 8 üçgen parça olacak. Parçalara 1 yemek kaşığı mantar soteden koyarak sigara böreği sarar gibi ama gevşek olarak sarıyoruz. Bu işlemi tüm yufkalar bitene kadar yapın.

Yağladığınız tepsiye börekleri dizin. Üzerlerine bıçakla bir çizik atın. Bir şişe maden suyunu dökün ve bir gece    buz dolabında bekletin. Pişireceğiniz zaman üzerine yumurta sarısı sürün, çörek otu ve susam serpin. Yufkaları ıslatmak için kullandığınız yağlı sosdan kaldı ise pişirmeden önce böreklerin üzerine dökün. Bu böreklerin yumuşacık olmasını sağlayacaktır.
 Böreğimiz 220 derecede, 30-45 dakika kadar sürede  pişecektir...
afiyetler olsun....

Bu menüden merak ettiğiniz başka tarifler varsa siz isteyin ben yazayım ... :))











                                                         Veee Türk kahvesiyle kapanışşş...

Davetime cevap veren ,evime gelip beni mutlu eden ve güzel hediyeleri için arkadaşlarıma çoookkk teşekkür ediyorum...

                                                                                                                            HOŞÇAKALIN.....

9 Ekim 2012 Salı

FIRINDA PALAMUT TARİFİ


FIRINDA PALAMUT TARİFİ

Merhaba arkadaşlar,
bugün bloguma yemek tarifleri eklemem konusunda bir istek aldım ve hemen uygulamaya geçtim. Yemeği  yaptım şuan fırında. Bakın daha yemeği bile yemeden isteğinizi gerçekleştiriyorum. Gelelim sadede..

 MALZEMELER
kişi sayısı kadar palamut
1 adet kuru soğan
1 adet patates
1 diş sarımsak
3-4 yaprak defne yaprağı
3-4 dal maydonoz
zeytinyağı
tuz





HAZIRLANIŞI

Palamutları balıkçınıza ya da eşinize (bizde olduğu gibi), o da yoksa kendiniz temizleyiniz :))
(mevim palamut mevsimi olduğu için palamutları temizledikten sonra no-frostada koyabilirsiniz, daha sonra çıkarıp pişirebilirsiniz).
Fırın tepsisine pişirme kağıdı seriniz.
Palamutları tepsiye koyup, soğan ve patatesleri halka halka doğrayınız. 
Üzerine defne yaprağı, maydonoz, sarmsak rendesi , zeytin yağı, tuz ekleyin.
200 derece de yaklaşık 1 saat pişirin. 
Bu ay menünüze palamutu 2 kez koyun..

Afiyet bal şeker olsun.





2 Ekim 2012 Salı

KURU MEYVELİ KEK TARİFİ ...


SELAMLAR (:  
Şimdi de karşınıza benim ve misafirlerimin çok beğendiği, bundan başka kek çeşidini artık rafa kaldırdığım bir kek tarifiyle geldim.
Bu kekin en önemli özelliği, ağzı açık kalmış, bayatlamış veya yumuşamış kuru yemişleri değerlendirmemize olanak sağlaması. Evet bu kekde, ceviz, fındık, fıstık, çekirdek içi, badem, antepfıstığı ( bunları rabottan geçiriyoruz), kuru incir, kuru kayısı (doğrayarak), yaban mersini,çekirdeksiz kuru üzüm  vs. vs, evde bunlardan hangisi evde varsa karıştırarak kullanabiliriz.
Kekin ana temasını söyledikden sonra gelelim diğer malzemelere...
3 yumurta
1 ,5 su bardağı toz şeker
1 su bardağı süt
yarım su bardağı çiçek yağı ya da zeytin yağı
3 bardak un
1 paket kabartma tozu
1 tatlı kaşığı tarçın
kuru meyve, kuru yemiş parçacıkları
rendelenmiş meyve kabukları (limon, portakal)

gelelim hazırlanışına...



--Yumurta ve şekeri köpürene kadar çırpın.
--süt, yağ, tarçın, meyve kabuğu rendelerini ekle.
--Un ve kabartma tozunu eleyerek keke ekle ve karıştır ( elemek kekin daha iyi kabarmasına sebep olur).
-- Kuru meyve ve kuru yemişleri bir kaba alıp 1 çorba kaşığı üzerine un koyup bunları unla harmanlayın (bu işlem ağır olan kuru yemişlerin kekin dibine çokmesine engel olur ve kekin daha iyi kabarmasını sağlar). Bunları da keke ekleyip karıştırın.
-- Yağladığınız kek kalıbına dökün.
-- 180 derecede , alt üst açık fırında ara ara kürdanla kontrol ederek pişirin.
-- Pişirme süresi fırının türüne göre değişiklik gösterir.

Kek kalıbı olarak tefalin gördüğünüz sarı kabını şiddetle öneriyorum. Kekin yapışma olasılığı sıfır.



Soğuyunca keki kalıptan çıkarın. Dilimleyin.. Çayları demleyin... Afiyetle yiyin. Geri bildirimlerinizi de bana yazın...
HOŞÇAKALIN...



BUNLARDA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR !

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...